Anasayfa » HABERLER » PAGEV oyuncak sektörüne etkin hizmet veriyor

PAGEV oyuncak sektörüne etkin hizmet veriyor

tocgPAGEV (Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu PAGEV hizmetleri hakkında geniş bilgi verdi.

Bize PAGEV’den bahseder misiniz?
“Türk plastik sektörünü temsil etmek üzere 1989 yılında kurulan PAGEV, başta eğitim olmak üzere fonksiyonel örgütlenme ve sağlam bir altyapı oluşturulması amacıyla faaliyetlerini sürdürüyor. PAGEV; bir tarafta petrokimya sektörünün yurtiçi ve yurtdışındaki devleri PETKİM, Sabic, Basell, Chevron Phillips gibi firmalar, diğer tarafta Fırat Plastik, Korozo, Elif Plastik gibi plastik mamul imalatının devleri olmak üzere
530 asil üyeye sahip. PAGEV üyeleri ciro ve istihdam anlamında sektörü oluşturan 14 bin firmanın yüzde 80’ine denk gelen bir rakamı oluşturuyor. Vakıf olarak Türk plastik sektörünün gelişimi amacıyla yurtiçi ve yurtdışında çeşitli organizasyonlar düzenleyerek sektör temsilcilerinin bu etkinliklere katılımını sağlıyoruz. Avrupa ve Asya’nın her yıl düzenlenen en büyük fuarı statüsündeki PlastEurasia’yı TÜYAP işbirliği ile İstanbul’da hayata geçiriyoruz. Bu yıl 25. Kez düzenleyeceğimiz fuarımızda 50 bini aşkın ziyaretçiyi ağırlamayı planlıyoruz. Ayrıca sektör ile ilgili bilgi paylaşımı yapmak üzere uluslararası boyutta iki kongreyi yine İstanbul’da organize ediyoruz. Bu yıl
ikinci kez düzenlediğimiz Uluslararası Plastik Ambalaj Teknolojileri Kongresi ve her yıl PlastEurasia Fuarı’ndan bir gün önce gerçekleştirdiğimiz Plastik Endüstrisi Kongresi. Ekim ayında gerçekleştirdiğimiz Plastik Ambalaj Teknolojileri Kongremizi başarıyla geride bıraktık. Sırada Plastik Endüstrisi Kongremiz var. Bu yıl 2 Aralık’ta onuncu kez düzenleyeceğimiz kongremizde “Tüketici Elektroniği ve Ev Aletlerinde Plastikler” konusunu yerli ve yabancı birçok sektör temsilcimiz ile birlikte ele alacağız. Kongre ve fuar organizasyonları; geniş bir kitleye hitap ettiği ve tüm dünya plastikçilerini ülkemizde ağırlama imkânı sağlaması sebebiyle PAGEV ve plastik sektörü için büyük bir öneme sahip. Eğitim misyonumuza uygun olarak biri İstanbul’da diğeri Gebze’de olmak üzere iki endüstri meslek lisesini sektörün bağışlarıyla tamamladık ve Milli Eğitim Bakanlığı’na hibe ettik. Böylece plastik sektörünün eğitimli teknik eleman ihtiyacını karşılayacak
alt yapıyı oluşturmak üzere ilk adımları atmış olduk. Eğitim konusunda çalışmalarımız yalnızca bununla sınırlı değil. Bir yanda sektörümüze
yeni kalifiye elemanlar kazandırmaya çalışırken; diğer yandan mevcut sektör çalışanlarımızın da bilgi birikimlerini artırmak üzere eğitim ve seminerlere devam ediyoruz.

GERİ DÖNÜŞÜMDE ÖNEMLİ BİR ADIM: PAGÇEV
PAGEV sektörün benimsediği ‘sorumlu endüstri’ anlayışından hareketle; yeşil bir gelecek ve sürdürülebilir bir çevre için PAGÇEV (Türk  Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı Geri Dönüşüm İktisadi İşletmesi)’ni kurarak “geri dönüşüm” konusunda da önemli bir atılım yaptık. 2014 yılı başında T.C Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından ‘Ambalaj Atıklarının Belgelendirilmesi’ konusunda faaliyetlerine başlayan PAGÇEV çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bir yandan çevre, geri dönüşüm ve atık yönetimi konularında bilinçlendirme çalışmaları yapan PAGÇEV, diğer yandan ambalaj atıklarına yönelik geri dönüşüm yapıları kurmakla yükümlü sanayi kuruluşlarının sorumluluklarını üstleniyor ve bu doğrultuda Türkiye çapında bir geri dönüşüm organizasyonu  yürütüyor. Plastik sektörünün gelişimi açısından sektör temsilcilerimizle birlikte var gücümüzle çalışıyoruz. En önemli hedefimiz üretim ve ihracatta daha ileri noktalara ulaşmak. Bildiğiniz gibi bugün sektörümüz Avrupa ikincisi ve dünya yedincisi konumunda ancak potansiyelimiz bunun çok daha üstünde. Dolayısıyla tüm projelerimizi daha iyiye ulaşmak üzere oluşturuyoruz, sektörümüze bu anlamda öncülük yapıyoruz ve sektör temsilcilerimizin
desteği ile hayata geçiriyoruz.”

PAGEV olarak, Türkiye Oyuncak sektörüne yönelik gelişmeler Ar-Ge ve inovasyonlar hakkında bilgi verir misiniz?

“Oyuncak sektörü yeniliğe çok açık bir sektör ve sektörde çocukların rolü oldukça önemli. Çocuklar, hem yeniliğin takipçisi hem de birbirinden görmek suretiyle en büyük pazarlamacısı. Ülkemizde oyuncak sektörünün köklerine indiğinizde bir inovasyon kültürü olduğunu görürsünüz. Eyüp oyuncakçılarının yaptığı Osmanlı döneminin oyuncakları kendi çağlarının en ileri oyuncaklarıydı. O dönemde birçok ülkeden çok daha önce yurdumuz çocuğa ve oyuncağa doğru bakışı geliştirmişti. Yine çok uzağa gitmeden kendi çocukluğuma döndüğümde evde futbol oynadığımız Akçiçek oyuncağın (Matrix) yaptığı yaylı futbolcuları unutamam. Fatoş bebeğin o dönemde ürettiği şarkı söyleyen, göz açıp kapayan bebekler de kız kardeşimin favorileriydi. Maalesef yerli sanayinin kontrolsüz rekabet ortamında kendi kaderine terk edildiğinden bu yana ne yeterli sayıda oyuncak firmamız ne de bizim istediğimiz seviyede inovasyon kaldı. Ancak artık bunlar canlanma yolunda. Devletimiz sektöre sahip çıkıyor. Firmalarımız güçleniyor ve kazandıklarıyla yeni oyuncak türlerine yatırım yapıyorlar. Özellikle firmalarımızın son yılların trendleri özellikle dijital dünya ile geleneksel oyunları entegre etmek üzere çalıştığını biliyorum. Biz de üniversitelerle olan ilişkilerimiz doğrultusunda yeni oyuncak yapmak isteyen firmalarımızı destekliyoruz. Geçtiğimiz günlerde yurtdışında çok
revaçta olan bir ürünle ilgili firmamızı üniversitelerimizde PAGEV danışma kurulu üyelerimizle bir araya getirdik.

Verimli geçen görüşme neticesinde yeni bir oyuncağın daha ülkemizde üretileceğini umuyoruz. Ayrıca bu konu kapsamında Tübitak yetkilileriyle görüşmeler yaptığımızı ve yeni oyuncak üretimi yapmak isteyen firmalarımızın projeleriyle ilgili çalışmalar için destek sözü aldığımızı da belirtmek isterim.”

İmalat sorunlarına dair çözüm önerileriniz nelerdir?

“Oyuncak sektörü çok ciddi istihdam yaratan ve yerli üretim ile ekonomimize önemli katkılar sağlayabileceğimiz bir sektör konumunda. PAGEV olarak Türk oyuncak sektörünün ithalata karşı tekrar canlanması ve üretimde atağa geçmesi için elimizden gelen desteği veriyoruz. Yaklaşık bir yıldır süren çalışmalarımız doğrultusunda sektörü mercek altına aldık. Sektörün Türkiye’deki ve dünyadaki mevcut durumu,
sorunları ve yapılması gerekenleri göz önüne seren raporlar hazırladık. Sektörün imalat sürecinde maalesef birçok sıkıntısı bulunuyor ve bunların bir an evvel çözümlenmesi gerekiyor. Bu çözümlerin başında yerli ürün yatırımlarının desteklenmesi ve yenilenme, büyütme ve modernizasyon yatırımlarında teşviklerin arttırılması geliyor. İç piyasadaki ithal oyuncakların sağlıklı ve güvenilir olabilmesi için sıkı bir denetim mekanizması kurulmadır. Ayrıca yerli üretimin korunması amacıyla özellikle ithalata karşı ilave vergi düzenlemeleri ile tasarım desteği; kamuoyunun yerli ürünler konusunda bilinçlendirilmesi gerekiyor. Sektör temsilcileri özgün yerli oyuncakların yanı sıra Türkiye’de
lisanslı katma değerli ürünler üretilebilecek deneyime sahip ancak üreticilerin bu konuda özendirilmesi ve desteklenmesi de önemli bir nokta olarak karşımıza çıkıyor. Aynı zamanda sezonsal üretime uygun, esnek işgücü pazarı yönünde uygulamalar geliştirilmelidir. Çoğu KOBİ olan oyuncak firmalarının finansmana erişimi kolaylaştırılmalıdır. Perakendecilerin çok uzun vadeli ödemeleri üreticileri zorluyor, bu nedenle
vadeler kısaltılabilir. Yerli üreticilerin sertifikasyon ve test giderleri karşılanmalıdır. Yurtdışından temin edilen kalıp tasarımları ve kalıplar, devlet tarafından desteklenmelidir.”

Devletin sektöre verdiği destek sizce yeterli mi? Beklentileriniz neler? 

“Bildiğiniz gibi yerli oyuncak sektörü için çalışmalara başladığımız günden bu yana T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bizden desteğini esirgemedi. En önemli adımlardan biri sektörün önümüzdeki üç yıllık, Türkiye Sanayi Stratejisi Eylem Planı’na alınması oldu. Plan kapsamında Oyuncak İhtisas OSB kurulması yönündeki destek bizi oldukça mutlu etti. Marmara Bölgesi Düzce üzerinde kurulması planlanan Oyuncak İhtisas OSB’si için çalışmalar devam ediyor. Bu kapsamda ön kayıtların alınmasına da başlandı. Ayrıca Bakanımızın denetimlerin
sıkılaştırılması yönündeki kararı, ev sahipliğimizde  gerçekleştirilen Oyuncak Çalıştay’ına katılarak tasarım konusunda destek verileceğini açıklaması, 12. Türk Tasarım Konseyi’nin gündemine oyuncağı alarak yerli oyuncak tasarımı için tasarımcıların istek ve sorunlarını
dinlemesi sektöre verilen büyük desteği gözler önüne serdi. Şu an için daha yolun başında olduğumuzu biliyoruz. Hızla çalışmalar devam ediyor. Bu kapsamda devletten beklediğimiz başka destekler de söz konusu. Öncelikle distribütörlerin; hem sektör iç denetim mekanizmalarına tabi olmaları, hem de yurtiçinden alım yapanlarının teşvik edilmesi için Sivil Toplum Örgütlerinin ve Bakanlığımızın
düzenleyici ve kontrol mekanizması olarak bir rol üstlenmesini bekliyoruz. Global marka sahibi firmaların yerli üreticilerle tanışması ve üretim imkanları tanıması için bir alım heyeti düzenlenebilir. Yurtdışından temin edilen kalıp tasarımları ve kalıplar, devlet tarafından desteklenebilir. Çocuk Esirgeme Kurumu, kreşler, okullar, dinlenme tesisleri gibi kurumların ihtiyacı için açılan tüm devlet ihalelerinde yerli oyuncak tercih edilebilir. Güvenilir olmayan ve sağlığa zararlı üretimin engellenmesi için denetim mekanizmalarının artan ölçüde işletilmesi gerekiyor. Yerli üretilen oyuncaklarda ülkemize ve kültürümüze özgün figürler ve karakterler desteklenmeli, pozitif ayrımcılıkla ön plana
çıkartılarak bu değerlerin popüler olması sağlanmalı ve üreticiler lisanlar konusunda özendirilmeli, üreticilere kreatif destek verilmelidir.
Yerli üretilmiş oyuncakta KDV oranının yüzde 18’den yüzde 8’e düşürülmesi gerektiğini düşünüyoruz. Böylece yerli üreticinin rekabetçiliğini
arttırmış oluruz. Son olarak; Çin’de her yıl 1 Haziran Oyuncak Günü olarak kutlanıyor ve bu tarih en çok oyuncak satılan gün oluyor. Böylesine güzel bir uygulamanın benzerinin Türkiye’de hayata geçirilmesinin yerli oyuncak sektörünün gelişimi adına oldukça yararlı olacağını düşünüyoruz. Bu doğrultuda 23 Nisan veya başka bir özel günün “Milli Oyuncak Günü” olarak ilan edilmesini diliyoruz.”

Yurt içinde ve yurt dışında yapacağınız etkinliklerden bahseder misiniz?
“PAGEV olarak çalışmalarımıza başladığımız günden bu yana yerli oyuncak sektörünün sesini duyurabilmek adına birçok etkinlik düzenledik. İlki daha önce de bahsettiğim gibi ev sahipliğini üstlendiğimiz “Oyuncak Çalıştayı” oldu. Çalıştay ile birçok sektör firmasını
ve bakanımızı bir araya getirdik. Yine üretilecek yerli oyuncak için Türkiye’nin önde gelen tasarımcılarını aynı ortamda buluşturduk. Onlardan aldığımız bilgiler doğrultusunda 12. Türk Tasarım Konseyi Toplantısı’na katıldık. Toplantıda tasarımcılarımızın sorunlarını, öneri ve taleplerini dile getirdik. Yerli oyuncak çalışmalarında üstlendiğimiz rol çerçevesinde çalışmalarımıza geçtiğimiz ay bir yenisi daha ekledik. Türkiye’deki yerli oyuncak üreticilerinin yüzde 90’ını temsil eden oyuncak üreticileri ile birlikte PAGEV Yerli Oyuncak Komitesi’ni kurduk. Türk oyuncak sektörünün yurtiçinde ve yurtdışındaki etkinliğini artırmak üzere çalışmalar yürütecek komite, Ar-Ge, tasarım ve üretim ile ilgili tüm aşamaları organize edecek. Bu kapsamda komitemiz Kids Turkey / Toyzeria Fuarı’na katılım  ile çalışmalarına başladı. İlerleyen dönemde komitemiz Türk oyuncak sektörünün tanıtımı adına yurtiçinde ve yurtdışında etkinlikler düzenlemeye devam edecek.”

Oyuncak sektöründe yerli imalatçıların durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

“Bugün Türkiye’de yaklaşık 800 milyon ila 1 milyar liralık bir oyuncak pazarı mevcut. Ancak ithalatın ve dolayısıyla cari açığın hızla arttığı yerli oyuncak sektöründe, üretim her geçen gün biraz daha yok oluyor. Türkiye’de son beş yıl içerisinde toplam 1,9 milyar dolarlık oyuncak üretildi ve bunun da yaklaşık yüzde 25’ini oluşturan 493 milyon doları ihraç edildi. Söz konusu dönemde ithalat rakamı ise 3 milyar 154 milyon dolara ulaştı. Toplam ithalatın yüzde 92’si Çin’den gerçekleşti. Rakamlardan da anlaşıldığı üzere oyuncak sektörümüz bir yanda yeni yatırımlarda zorlanırken, diğer yanda pazardaki güçlü ithalatçılarla mücadele ediyor. Buna rağmen ürettiği oyuncakları Avrupa ve ABD’ye ihraç eden firmalarımız mevcut. Ancak özellikle Çin’den ithalat korkutucu boyutlara ulaşmış durumda. Elbette ithalat da olacaktır. Ancak ithal ürünlerin yarattığı dış ticaret açığını net olarak görüyoruz. Dış ticaret açığının oyuncak gibi aslında Türkiye’mizde çok rahat üretilen bir ürün sebebi ile artmasına sanayici olarak gönlümüz elvermiyor. İthalat yapmak yerine lisanslı ve katma değerli oyuncak üretip hem sektörün hem de üreticilerin ilerlemesini sağlamak çok daha önemli. Şu an çok az firma üretimine devam etmeye çalışıyor, beklediğimiz adımlar atıldığında ve gereken önlemler alındığında Türk oyuncak sektörü üreticilerinin artacağına inanıyoruz.”

Önümüzdeki 5 yıl içinde sektöre dair öngörüleriniz nelerdir?
“Oyuncak sektörü için planlanan tüm adımlar atıldığı takdirde sektörün 5 yıl içerisinde tekrar ayağa kalkacağına, yurtiçi tüketimde ve ihracatta hak ettiği seviyeye ulaşacağına inanıyoruz.Bizim bunu başarabilecek inancımız, azim ve istediğimiz mevcut. Ayrıca ülke ve sektör olarak bu gelişimi sağlayacak birçok fırsata da sahibiz. Örneğin; gelişmekte olan ülkelerde artan refah düzeyi ile oyuncak harcamaları da artmaktadır. Türkiye konumu nedeniyle taleplere hızlı bir biçimde karşılık verebilmektedir. Üretim ve navlun süremiz açısından diğer ülkelere göre daha avantajlıyız. Ürünlerimizin kalitesi Avrupa standartlarında ve Çin firmalarının ürünlerine olan güvensizlik Türk ürünlerine yöneltecektir. Aynı zamanda ülkemizde 0-14 yaş grubundaki yaklaşık 19 milyon çocuğun yıllık ortalama oyuncak tüketimi
yaklaşık 20 dolardır. Her ne kadar bu rakam ülkemizde de hızla 150 USD seviyelerine doğru artsa da bu rakam Avrupa’da 250 Euro, ABD’de ise 300 dolar civarındadır. Gelişmiş batı ülkelerine kıyasla oyuncak tüketiminin düşük olması, Türkiye’de oyuncağa yönelik potansiyel talebin çok büyük olduğunu gösteriyor. Bu veriler ışığında 5 yıl içerisinde biz gerekli adımları atarsak yurtiçindeki ve yurtdışındaki koşullar bizi çok ileriye götürecektir.”

Son olarak sektöre ve okuyucularımıza vermek istediğiniz mesajlar nelerdir?
“PAGEV olarak yerli oyuncak sektörünün gelişimi için yoğun bir çaba içerisindeyiz. Bu sektör büyük istihdam, tasarım ve yenilik yaratma
potansiyeline sahip. Oyuncak sektöründe faaliyet gösteren yerli üreticilerimizi kimseye yedirmeyeceğiz. Oyuncak çocuklarımıza kültürümüzü
aktarmanın en önemli enstrümanı, kültürümüzü de Çin’e teslim etmeyi düşünmüyoruz. Uzun yıllar kaderine terk edilen sektörü, T.C. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Fikri Işık’ın destekleri ve PAGEV Oyuncak Komitesi liderliğinde canlandırmaya başladık. Bu sürecin
katalizörü olmayı sürdüreceğiz.”