Anasayfa » TEDARİKÇİ OYUNCAKÇILAR » Gökyüzüne bakan çocukların oyuncakçısı olmak

Gökyüzüne bakan çocukların oyuncakçısı olmak

6Reis Oyuncak firma yetkilisi Haluk Reis yazdı…

“Yaklaşık 5 yaşlarındaydım. Yıl 1978- 79 gibi. Teyzemlere misafir gitmiş- tik. Teyzemin oğlunun bir oyuncağı vardı. Plastikten makinalı bir tüfek. O zamanlar “taramalı” dediğimiz türden. Tetiğine basınca içinde bir mekanizmadan tırrrr diye bir ses çıkıyor ve tüfeğin ortasında kırmızı şeffaf bir pencerede ateş gibi bir ışık beliriyor, çakmak taşı gibi. Mızmız bir çocuk değildim ama ilk defa bir oyuncak için “tutturdum”. Babam da “yarın sana alacağım, söz” diyerek beni teselli etti ve eve geldik. Sabah uyandım ve gözümü gökyü- züne diktim. Babam akşama gelip oyuncağımı getirecekti ya. Bütün gün pencerenin kenarında gökyüzüne bakarak havanın kararmasını bekledim. Sokağa falan değil ama, gökyüzüne. Sadece akşam olup oyuncağıma kavuşmayı bekledim. Sonunda akşam oldu, babam eve geldi. Söz verdiği gibi, oyuncağın aynısını getirmişti.” Yakın bir ağabeyimizin anlattığı bu anekdot, bize 1997 yılından beri içinde bulunduğumuz bu mesleğin aslında ne kadar önemli, kişilerin hafızasında ne derece derin izler bırakan bir meslek olduğunu farkettirdi. Ya o akşam babası oyuncağını getiremeseydi, unutsaydı veya oyuncakçılarda bulamasaydı. Kim bilir nasıl bir hayal kırıklığı yaşardı

Bu hikayeyi dinleyince anladım ki, dükkanımıza koyduğumuz ve koymadığımız her oyuncağın, evinde gözünü gökyüzüne dikmiş bekleyen bir sahibi var. Bu bizim birinci sorumluluğumuz:

Çocuklara o istedikleri oyuncakları ulaştırmak. İşte bu sorumlulukla yıllardır değişik kurumlarda elde etti- ğimiz tecrübeleri, bilgi ve birikimi REİS OYUNCAK markası altında topladık. Oyuncak, çocuklar için bir eğlence aracı ama büyükler için ciddi bir iştir. Hayatta en değerli varlığını- za, oyalanması için birşey veriyorsunuz. Bir çocuğun eline bıçak verseniz, onunla da oyalanabilir ama bunu asla yapmazsınız değil mi? Peki gelişigüzel üretilen, sağlıksız, doğru seçilmemiş bir oyuncak? Bıçaktan daha mı az tehlikelidir sizce? İşte bu da bizim ikinci sorumluluğumuz Çocuklarımıza sadece sağlıklı ve doğru oyuncakları sunmak. Kendi çocuğumuza oynatamayacağımız bir oyuncağı asla satmamak.

Ve üçüncü sorumluluğumuzdan da babalara karşı olduğunu fark ettik. Cebindeki son parayla evladının gönlünü yapmaya çalışan, oyuncak alıp ama eve kadar yürüyen babalara. Onları zora sokmayan, eve elinde oyuncakla gelebilecekleri en uygun fiyatlarla satış yapmalıydık. Yani “öyle bir iş yapmalıyız ki hem çocuklarımız, hem babalar hem de biz mutlu olalım” dedik ve REİS OYUNCAK olarak İSTOÇ’ta kapı- larımızı açtık. 2015 Ocak ayından beri hem saha ekibimiz hem merkez elemanlarımızla zincir marketlere, kurumsal firmalara, belediyelere, kurumsal mağaza ve firmalara ürün tedarik ediyoruz. Halihazırda Trakya, Karadeniz ve İç Anadolu hattında devam eden çalışmalarımızda kısa zamanda elde ettiğimiz satış hacmimiz, prensiplerimizin ve hedeflerimizin doğruluğunun bir göstergesi olarak bize mutluluk veriyor. Halen Ar-Ge çalışmalarını yürüttüğümüz, tamamen firmamıza ait yeni bir ürün grubunun üretimine ise 2016 yılında başlamayı planlıyoruz. Bu sayede firmamızı tedarikçi firma olmanın yanısıra üretici firma konumuna da getirerek büyüme ivmemizi arttırmayı hedefliyoruz. Ve bütün bunları yaparken aklımızda hep, o gökyüzüne bakıp akşam olmasını ve oyuncağına kavuşmayı bekleyen çocuklar olacak. Sektördeki varlığımızı artık kendi markamızla devam ettirmemiz hususunda bizden maddi manevi desteklerini esirgemeyen büyüklerimize, ithalatçı firma dostlarımıza ve esnaf arkadaşlarımıza şükranlarımızı sunuyoruz.

Selam ve saygılarımızla.”